Çocukluk Kavramının Temeli: Ebeveyn Tutumlarının Çocuğun Gelişimine Etkisi
- epoka0
- 28 Kas 2024
- 3 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 14 Oca
Çocukluk, yalnızca bireysel bir gelişim süreci değil, aynı zamanda toplumsal ve kültürel dinamiklerle şekillenen bir olgudur. Bu bağlamda, çocukluk kavramının ve çocukluğa dair görüşlerin temelinde aile kavramı yatar. Ailenin yapısı, tarihsel süreç içinde nasıl evrildiği, değişen aile modelleri ve bu modellerin çocuklar üzerindeki etkisi, çocukluğun yeniden biçimlenmesine katkıda bulunur.
Çocuk ve Aile Arasındaki Dinamik İlişki
Çocukla kurulan tüm ilişkiler, çocuğun yaratıcılığını geliştirme, onun gelişimine katkıda bulunma ve öğrenme arzusunu uyandırma işlevleriyle şekillenir. Bu ilişkiler, çocuğun sağlıklı bir birey olarak yetişmesini desteklemeyi amaçlar. Ancak, bu süreçte ebeveynlerin tutumları ve davranışları büyük önem taşır. Ebeveynlik, çocuk yetiştirme sürecinde kritik bir rol oynar ve çocukların duygusal, sosyal ve bilişsel gelişimlerini doğrudan etkiler.
Çocukların Evrensel Duygusal İhtiyaçları
Araştırmalar, çocukların evrensel bazı temel duygusal ihtiyaçlarının olduğunu ortaya koymaktadır. Young ve arkadaşlarına göre, çocuklukta karşılanması gereken bu ihtiyaçlar şunlardır:
● Diğerlerine güvenli bağlanma,
● Özerklik ve yetkinlik algısı,
● Kimlik gelişimi,
● Duyguların ve ihtiyaçların ifade edilmesi,
● Kendiliğinden olma ve oyun oynama.
Bu ihtiyaçlar, çocuğun psikolojik olarak sağlıklı ve uyumlu bir şekilde gelişebilmesi için karşılanması gereken temel unsurlardır. Eğer bu ihtiyaçlar yeterince karşılanmazsa, çocuk, gelecekte sağlıklı bir yetişkin birey olarak gelişme konusunda zorluklar yaşayabilir.
Ebeveyn Tutumlarının Erken Dönem Üzerindeki Etkileri
Ebeveyn tutumları, çocuğun gelişiminde önemli bir rol oynar. Aşırı katı olma, ihmalkâr davranma, duyarlılıktan yoksun olma, reddedici veya aşırı izin verici olma gibi olumsuz ebeveyn tutumları, çocuğun erken dönem uyumsuz şemalarının gelişiminde etkili olabilir. Bu şemalar, çocuğun duygusal ve sosyal gelişimini olumsuz yönde etkileyebilir.
Çocuğa bakım verme işlevi yerine getirilmediğinde ya da bakımı veren kişilerin olumsuz işlevlere sahip olduğu durumlarda yetişen bireyler, kendilerini bir sosyal gruba ait hissedemezler. Bu bireyler, duygusal ilişki gereksinimlerinin yeterince karşılanmadığını, duygularını göz ardı etmeleri gerektiğini ve başkalarının onları inciteceği inancını geliştirebilirler.
Ebeveynlik ve Gelecek Nesiller Üzerindeki Etkisi
Yetişkin örneklem üzerinde ve geriye dönük yapılan birçok çalışmada, erken dönem uyumsuz şemalar ile ebeveynin olumsuz davranışları arasında güçlü bir ilişki olduğu bulunmuştur. Bu nedenle, ebeveynlerin çocuklarıyla olan ilişkilerinde dikkatli ve duyarlı olmaları, çocuklarının gelecekte sağlıklı bir birey olarak yetişmelerine katkı sağlar.
Ebeveynlik, sadece çocukları yetiştirmekle ilgili bir süreç değil, aynı zamanda toplumsal geleceğimizi de şekillendiren bir görevdir. Bu nedenle, çocuklarla kurulan ilişkilerin, onların yaratıcılığını geliştirme, sağlıklı ve mutlu bir birey olarak yetişmelerine katkıda bulunma amacı taşıması gerektiği unutulmamalıdır.
Erken çocukluk dönemindeki yaşantılar, bireylerin psikolojik gelişiminde kritik bir rol oynar. Psikolojik olarak sağlıklı ve uyumlu bir gelişim gösterebilmek için, bireylerin temel duygusal gereksinimlerinin karşılanması gerekmektedir. Bu gereksinimlerin zamanında ve uygun bir şekilde karşılanmaması, uyumsuz şemaların oluşmasına neden olabilir. Bu şemalar, bireylerin hayatlarında karşılaştıkları sorunlara verdiği tepkileri ve ilişkilerinde nasıl davrandıklarını derinden etkileyebilir.
Uyumsuz Şemalar ve Ebeveynlerle Yaşanan Sahneler
Uyumsuz şemalar aktif hale geldiğinde, genellikle çocuklukta ebeveynlerle yaşanan sahnelerin bir benzeri yeniden yaşanır. Örneğin, çocukluk döneminde sıkça eleştirilen ya da reddedilen bir birey, yetişkinlik döneminde de benzer bir durumu yaşadığında bu şema tekrar aktif hale gelebilir. Bu durumda, birey geçmişte yaşadığı olumsuz deneyimlerin etkisiyle hareket eder ve genellikle aynı yıkıcı sonuçlarla karşılaşır. Bu tür şemaların farkında olmak ve bu şemaları dönüştürmek, bireylerin daha sağlıklı ve dengeli bir yaşam sürmelerine yardımcı olabilir.
Sağlıklı Bir Gelişim İçin Duygusal Gereksinimlerin Karşılanması
Bireylerin sağlıklı bir psikolojik gelişim göstermesi için, çocukluk döneminde temel duygusal gereksinimlerinin karşılanması kritik öneme sahiptir. Ebeveynlerin, çocuklarının duygusal ihtiyaçlarına duyarlı olmaları, onlarla güvenli bir bağ kurmaları ve onların bireysel ihtiyaçlarını önemsemeleri, çocuğun sağlıklı bir birey olarak yetişmesine büyük katkı sağlar.
Sonuç olarak, çocuklukta yaşanan örseleyici deneyimlerin ve ebeveynlerle olan etkileşimlerin bireylerin yaşamı üzerindeki etkisi büyüktür. Bu nedenle, ebeveynlerin çocuklarına karşı duyarlı, sevgi dolu ve destekleyici bir tutum sergilemeleri, onların gelecekte sağlıklı ve uyumlu bireyler olmalarına yardımcı olacaktır.
Çocuğunuzun duygusal ihtiyaçlarını hiç düşündünüz mü?
Kendi çocukluk deneyimlerinizin, çocuğunuzla kurduğunuz ilişkiyi şekillendirdiğini hiç hissettiniz mi?
Kendi ebeveynlerinizden gördüğünüz tutumları fark ediyor musunuz?

Kaynakça
Soygüt, G., Çakır, Z., & Karaosmanoğlu, A. (2008). Ebeveynlik biçimlerinin değerlendirilmesi: Young ebeveynlik ölçeğinin psikometrik özelliklerine ilişkin bir inceleme. Türk Psikoloji Yazıları, 11(22), 17-30.
Kömürcü, B., & Pekak, G. S. (2017). Erken Dönem Uyumsuz Şemalar, Ebeveynlik Biçimleri ve Psikolojik Belirtiler ile Psikolojik Dışlanmanın Tehdit Ettiği İhtiyaçlar Arasındaki İlişkiler. Klinik Psikiyatri Dergisi, 20(1).
Uğur, S. (2018). Geçmişten günümüze şekillenen çocukluk algısı ve çocuk yetiştirme pratikleri. Süleyman Demirel Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyal Bilimler Dergisi, 1(45), 227-247.
Comments